23 Eylül 2017 Cumartesi

IMF-edX online makroekonometrik tahmin dersi

MIT ve Harvard üniversitelerinin kurduğu ve başka seçkin kurumların da katkı yaptığı edX platformu, uzaktan eğitim için tasarlanmış online dersler sunan ve benim de fırsat buldukça istifade ettiğim bir kaynak. Dün gece edX'i kurcalarken, IMF'nin eğitim departmanı tarafından hazırlanan makroekonometrik tahmin dersinin (linki burada) 18 Ekim'de yeniden başlayacağını gördüm. Makroiktisatla ilgilenen ve okulda öğrendiği ekonometri bilgilerini pratiğe geçirmek isteyenlerin ilgisini çekebileceğini düşünüyorum.

Söz konusu ders dokuz hafta uzunluğunda ve haftalık ortalama 8-10 saatlik çalışma gerektirecek şekilde planlanmış. Haftalık bölümlerde 5-10 dakikalık birkaç tane video ve bunlarla ilgili okuma ve alıştırma materyali yayımlanıyor. Ders uygulamalı olduğundan önce EViews yazılımını öğreterek başlıyorlar. EViews, dünyada özellikle akademik olmayan işlerde, makroekonomik analiz ve tahmin yapanların kullandığı başlıca araç. Ders süresince geçerli olmak üzere, katılımcılara EViews'ün son sürümü için geçici lisans veriliyor. Bu sayede yazılımı yükleyip kullanabiliyorsunuz.

İlerleyen derslerin videolarında, önce zaman serileri ve (OLS, VAR, VECM gibi) belli başlı ekonometrik modellerle ilgili lüzumlu teorik bilgiler özetleniyor; sonra EViews kullanılarak uygulama yapılıyor. Videoların ardındaki alıştırmalarda, benzer bir çalışmayı bir defa da siz yapıyorsunuz. Ayrıca, derste kullanılan bütün dosya ve programlar kullanıcılarla paylaşılıyor. Böylece ileride benzer bir şeyi kendi işiniz için kullanmanız gerekirse, hazır yazılmış programlardan istifade edebiliyorsunuz.
 
Dersin ilk haftalarını lisans düzeyinde iktisat ve ekonometri bilgisi olan herkes rahatlıkla takip edebilir. Sonlara doğru zorluk düzeyi yükseliyor. Ancak kimsenin hevesi kırılmasın, tasarım icabı her şeyi yüzde 100 anlamadan da dersi tamamlamak mümkün. Tabii en güzeli zaman ayırıp çaba göstererek daha iyi öğrenmeye çalışmak.

Derse katılım ücretsiz ve bir sınırlama da yok. İstediğiniz kadar takip edip ihtiyacınız olan çalışmaları yapabilirsiniz. Hatta aynı dersin daha önceki dönemlerde açılmış arşivdeki versiyonlarından birini bulup ileriki konulara beklemeden de ulaşabilirsiniz. Ancak düzenli çalışıp hakkını verecekler için, 25 dolar karşılığı bir sertifikayla çabalarını tescil ettirme imkanı da var. EdX kar amacı gütmeyen bir kurum ve bu para verilen eğitimin kalitesine oranla devede kulak. İmkanı olanın bağış olarak dahi verebileceği bu paranın karşılığında bir de sertifika almak hiç fena fikir değil.

Son olarak, edX arşivinde iktisat dahil birçok alanda herkesin ilgisini çekecek online dersler bulunuyor. Kendini geliştirmek isteyenler için büyük nimet.  

4 Eylül 2017 Pazartesi

Futbola yabancı sınırı değil vergi adaleti lazım

Liglerdeki yabancı oyuncu sayısı son zamanlarda tekrar tartışmaya açıldı. Yabancılar yüzünden yerli oyuncuların süre alamadığı, milli takımda oynatacak formda üst düzey futbolcu bulunamadığı söyleniyor. Yabancı oyuncu sayısına daha katı kısıtlamalar getirilmesi öneriliyor.

Tartışılan uygulamanın iktisattaki karşılığı kota. Yerli piyasa aktörlerini dış rekabetten korumak maksadıyla kullanılır. Futbol örneğinde, ücretler dış dünyada iç piyasaya göre düşükse, kısıtlama olmadığında kulüpler yabancılara yönelir, takımlardaki yerli oyuncuların sayısı azalır ve ücretler düşer. Konulacak kota buna karşı yerli futbolcuların işlerini ve kazançlarını korur. Aslında sadece yerlilerin değil, rekabeti sınırladığı için halihazırda burada oynayan yabancı futbolcuların da menfaatinedir. Öte yandan maliyeti artacak kulüplerin ve dolaylı olarak taraftarların aleyhine olacaktır.

Çıkar çatışmasını bir tarafa bıraksak, ben konuya iki açıdan yaklaşıyorum. Birincisi, korumacılık futbolcularımızın becerisini artırmayacak, onları daha rekabetçi yapmayacak. En fazla daha çok üst düzey maç oynayıp formda kalmalarını sağlayabilir. Ancak rekabetinden korundukları yabancı futbolcularla milli maçta karşılaştıklarında bu yeterli olur mu? Pek aklıma yatmıyor. Daha yapısal bir problem var gibi ama orasını futbol otoriteleri tartışsın.

İkincisi, Türkiye'yi yabancı sporcular için bu kadar cazip kılan sebeplerden başlıcası vergi kanunlarımız. Avrupa'da futbolcular (ya da onların namına kulüpler) brüt gelirlerinden yüzde 50'leri aşan oranlarda gelir vergisi öderken, bizdekiler asgari ücretli gibi yüzde 15 vergi ödüyor (kaynak: Türkiye Gazetesi). Yani mesela İspanya'da 2 milyon euroluk sözleşme karşılığı futbolcunun eline yaklaşık 1 milyon euro geçerken, bizde 1.7 milyon geçiyor. Burada devletin futbola sağladığı bariz bir sübvansiyon var ve kulüpler bu sayede yabancı futbolcuları rahatlıkla alabiliyor.

Demem o ki, bir şey mi yapmak isteniyor? Futboldaki vergi oranları yükseltilsin, sübvansiyon kaldırılsın. Tabii vergilerin kulüplerden çatır çatır toplanması da şart. Bunlar yapılırsa doğal olarak yabancı sayısı da azalır. Evet, vergi artışı kulüplere ek yük getirir ama zaten kota da getirecekti. Üstelik kotada artan ücretler sebebiyle rant futbolculara (ve menajerlere vs.) gidecekken, burada devlete gelir olarak yazılacak. Yani futbolcu değilseniz, vergi kotadan daha iyi bir uygulama.

Öte yandan verginin futbola faydası olur mu derseniz, sanmam.  Lakin daha adil vergilendirmeye katkısı olur.