serbest piyasanin rekabetci kosullarinda isleyen ve kar kaygisi olan medya kuruluslarinin ekonomik ve siyasi iliskilerini, ve bu cercevede sekillenen yayin anlayislarini konu edinen politika, ekonomi ve sosyolojinin kesisim noktasindaki arastirma alani.
tiraj, raiting ve reklam kaygisi medya kuruluslarini toplumun hosuna gitmeyecek gercekleri soylemek yerine populist bir anlayisa burunmeye; ekonomik veya siyasi gucu bulunan, ya da haber kaynagi olarak onemli konuma sahip is, siyaset ve magazin cevreleri, hukumet, devlet kademeleri ve hatta futbol kulubu baskanlariyla dogru, tarafsiz ve toplum yararina yonelik haber yapma anlayisinin aleyhine bir takim iliskiler icine girmeye itebilir. dolayisiyla cogu zaman sorumlu gazetecilik ve karli sirket kavramlari birbirleriyle celisir. ote yandan kar edemeyen sirketin bagimsiz olarak ayakta kalmasi soz konusu olamayacagindan medya kurulusu toplumsal sorumluluk adina kar kaygilarini bir kenara itemez. dolayisiyla toplumsal acidan ideal medya yoneticisi ilkeli oldugu kadar pragmatik ve politik olabilen bir insandir.
toplumsal sorumluluk ve rekabet arasindaki celiski halkin vergilerinden devlet televizyonuna akitilan paralari anlamli kilar. ornegin, yeterince ilgi cekemeyecegi icin medyada yer bulamayan olimpik spor dallarina yer ayirmak devlet televizyonun islevlerinden biridir.
ancak devletin basin-yayin sektorundeki varligi da beraberinde cesitli sorunlar getirir. her seyden once devlet kurulusunun ekonomik bagimsizligi tam olsa da siyasi bagimsizligi yoktur. ayrica genel olarak devletin ekonomideki varligi ve kit'lere iliskin elestiriler burada da dile getirilebilir. konunun detayina inmeden gecen sene lig maclari icin milyonlarca dolar odemis olan trt'nin olimpiyatlari pic etmesini, pek cok onemli spor organizasyonunu es gecmesini hatirlatarak devlet kuruluslarinin medyadaki varolus sebeplerini hakkiyla yerine getirip getirmediklerini sorgulayabiliriz.
ekonominin her alaninda piyasalarin toplumsal fayda ile celisen sonuclar ortaya cikarmasi sik rastlanilan bir durumdur. buna iliskin piyasa temelli ya da devlet mudahaleciligi gerektiren cozum stratejileri tum arti ve eksiler goz onune alinarak basin-yayin sektoru icin de uretilebilir. tabii, basin-yayin sektorundeki siyasi ve ekonomik iliskiler goz onune alindiginda uygulamada isler hic de kolay degil.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder